Friedrich Nietzsche: İlham Veren Sözler ve Düşünce Dünyasının Derinlikleri

Friedrich Nietzsche, 19. yüzyılın önemli filozoflarından biridir. Almanya'da doğan ve yaşayan Nietzsche, sık sık insanın doğası, ahlak, toplum ve din gibi derin konuları ele aldı. Onun düşünceleri, birçok insanı etkiledi ve hala günümüzde de önemli bir etkisi vardır. Bu konu açıklaması, Nietzsche'nin en etkileyici ve çarpıcı sözlerini içeren bir derlemeyi sunmayı amaçlamaktadır. Nietzsche'nin bu alıntıları, düşünce dünyasına yeni bir bakış açısı sunabilir ve düşünsel keşifler için ilham kaynağı olabilir.

Gönderim  2,596 Görüntüleme Güncelleme 5 ay önce
Friedrich Nietzsche: İlham Veren Sözler ve Düşünce Dünyasının Derinlikleri

Friedrich Nietzsche Alıntılar

İnançlar yalanlardan daha tehlikeli gerçeğin düşmanlarıdır.


İnsan ağaca benzer.ne kadar yükseğe ve aydınlığa çıkmak isterse,o kadar kök salar yere, aşağılara,karanlığa, derinlere kötülüğe.


Kötü bir vicdanla başa çıkmak kötü bir üne sahip olmaktan daha kolaydır.


Mutlak gerçekler olmadığı için sonsuz gerçekler yoktur.


Ölümüme neden olmayan beni güçlendirir.


Çoğu için, hayatı keyifli hale getirmek için yeterli olan zevk miktarı ne kadar küçüktür!


Büyük aydınlar şüpheci.


İtiraz, sapma, neşeli güvensizlik, alay etme isteği sağlık belirtileridir: mutlak olan her şey patolojiye aittir.


Hayvan gelişmemiş bir varlık olarak tanımlanır, çünkü hayvan mükemmel değildir.


Yalanlanabilir varlık, bir teorinin cazibesinin en azı değildir.


Bazı tavus kuşu kuyruğunu tüm gözlerinden gizler, gururlarını derler.


Arzu, arkasında yatandan önce güçsüzdür. Zamanı yok edememek ya da zamanın taşan açgözlülüğü, iradenin en yalnız kederidir.


Gerçeklerden ölmeme sanatımız var.


Ahlak, insanlığa rehberlik etmek için tüm kuralların en iyisidir.


Evlilikte sadece yükümlülükler ve bazı haklar vardır.


Her şey uzun zamandır her şeyden yoksun olan biri için değerlidir.


Kişi kendi başına en iyi şekilde cezalandırılır.


Sevmediğimiz insanları iyiliklerinden dolayı suçluyoruz.


Rüyalarda yaptığımız şeyi uyanık yaparız: önce birlikte yaşadığımız insanı icat eder ve hayal ederiz, sonra unuturuz.


En tatlı hayat hiçbir şey düşünmemektir.


Bilgimizi ilettikten sonra, yeterince sevmeyi bırakıyoruz.


Gerçekten kül olmadan kendinizi nasıl yenileyebilirsiniz


İnançlar hakikat düşmanları olarak, yalanlardan daha tehlikelidir.


Hoşlanmadığımız bir düşünceyi öne sürdüğü zaman bir düşünürü daha sert eleştiririz. Oysa, bizi pohpohladığında onu daha sert eleştirmek uygun olacaktır.


Sahip olunması zorunlu tek şey var: Ya yaradılıştan ince bir ruhtur bu, ya da bilim ve sanatlar tarafından inceltilmiş bir ruh…


Tüm idealistler, hizmet ettikleri davaların her şeyden önce dünyanın tüm öteki davalarından üstün olduğunu düşünürler. Kendi davalarının biraz olsun başarılı olması için, bu davanın tüm öteki insan girişimlerine gerekli olan aynı pis kokulu gübreye açıkca ihtiyacı olduğuna inanmak da istemezler.


Bir kez yürünmüş bir yola düşenlerin sayısı çoktur, hedefe ulaşan azdır..


Küçücük bağışlarla büyük mutluluklar kazanmak büyüklüğün bir ayrıcalığıdır.


İnsan, diğer insanlardan hiçbir şey istememeye, onlara hep vermeye alıştığı zaman, elinde olmadan soylu davranır.


Acıların bölüşülmesi değil, sevinçlerin bölüşülmesidir dostluğu yaratan …


Bir şeyden hoşlanmaktan söz edilir, aslında doğrusu, bu şey aracılığıyla kendinden hoşlanmaktır.


Kendinden hiç söz etmemek çok soylu bir ikiyüzlülüktür.


Hakikatin temsilcisinin en az olduğu zaman, onu dile getirmenin tehlikeli olduğu zaman değil, can sıkıcı olduğu zamandır.


Doğa bize aldırmadığından, doğanın ortasında kendimizi öyle rahat hissederiz ki …


Uygarlaşmış dünya ilişkilerinde herkes, hiç değilse bir konuda kendini başkalarından üstün hisseder. Genel iyiyüreklilik buna dayanır. Çünkü, durum elverirse herkes yardım edebilir, o halde bir utanç duymaksızın bir yardımı da kabul edebilir.


Yapacak çok şeyi olan insan inançlarını ve genel düşüncelerini hemen hemen hiç değiştirmeksizin korur.


İnsan dilediği kadar bilgisiyle şişinip dursun, dilediği kadar nesnel görünsün, boşuna ! Sonunda her zaman ancak kendi yaşam öyküsünü elde edecektir.


İnsanların tarih boyunca farkına vardıkları aşılmaz zorunluluk, bu zorunluluğun ne aşılmaz ne de zorunlu olduğudur.


Bugün artık kimse ölümcül hakikatlerden ölmüyor; çok fazla panzehir var.


Uygarlık tarafından yokedilme tehlikesiyle karşı karşıya olan bir uygarlık çağını yaşıyoruz.


Sevilmiş olma isteği kendini beğenmişliklerin en büyüğüdür.


İnsanları şiddetle kendi üzerine çeken, bir oyunu her zaman kendi lehine çevirmiştir.


Çok düşünen ve uygulamalı düşünen, kendi maceralarını kolayca unutur, ama başından geçenlerin çağrıştırdığı düşünceleri hiç unutmaz.


Biri kendi düşüncesine bağlı kalır; çünkü ona kendi kendine ulaşmış olduğunu sanır. Öteki ise, onu zahmetle öğrendiği ve onu anlamış olmakla övündüğü için bağlıdır düşüncesine. Sonuç olarak, her ikisi de kendini beğenmişlik …


İçine doldurulacak çok şey olduğu zaman, günün yüzlerce cebi vardır.


Bir düşmanla savaşarak yaşayan kişinin, düşmanını hayatta bırakmakta yararı vardır.


Açıklanmamış karanlık bir konu apaçık bir konudan daha önemli sanılır.


Sadece karşıtları cansıkıcı olmayı sürdürdükleri için, arada bir, bir davaya bağlı kalırız.


Bir insan kendini hep çok büyük işlere adadığında, onun başka bir yeteneğinin olmadığı pek görülmez.


Açıkça büyük amaçlar tasarlayan ve daha sonra bu amaçlar için oldukça yetersiz olduğunu gizlice kavrayıveren kimse, çoğu zaman bu amaçlardan vazgeçecek kadar da güçlü de değildir. İşte o zaman ikiyüzlülük kaçınılmazdır.


Gür ırmaklar kendileriyle birlikte bir çok çakıl ve çalı çırpıyı da sürükler; güçlü ruhlar da bir çok aptal ve mankafayı.


Bir insanın gerçekten ele almış olduğu düşünce özgürlüğü ile, onun tutkuları ve hatta arzuları da gizli gizli kendi üstünlüklerini göstereceklerini sanırlar.


Bir insan yoğun ve kılı kırk yararak düşündüğü zaman, sadece yüzü değil gövdesi de çekinceli bir havaya bürünür.


Ruh arayanda, hiç ruh yoktur.


İnsan yığınlarının davranış biçimlerini önceden kestirmek için, onların güç bir durumdan kendilerini kurtarmak için hiçbir zaman çok önemli bir çaba göstermediklerini kabul etmek gerekir.


İnsan kahkahalarla güldüğü zaman, kabalığı ile tüm hayvanları geride bırakır.


Eylem ve vicdan genellikle uyuşmazlar. Eylem, ağaçtan ham meyveleri toplamak isterken, vicdan onları gereğinden çok olgunlaşmaya bırakır, ta ki yere dökülüp ezilinceye kadar.


Aşk ve nefret kör değillerdir; ama kendileriyle birlikte taşıdıkları ateş yüzünden kör olmuşlardır.


İnsan hatasını bir başkasına itiraf ettiğinde unutur onu; ama çoğu kez öteki kişi bunu unutmaz.


Alev, başka şeyleri aydınlattığı kadar aydınlatmaz kendini. Bilge de böyledir.


Bir konu hakkında hazırlıksız sorguya çekildiğimizde, aklımıza gelen ilk düşünce çoğu zaman bizim kendi düşüncemiz değildir; ama bizim sınıfımıza, konumumuza ve soyumuza ait olan sıradan bir düşüncedir sadece. Öz düşünceler pek ender olarak su yüzüne çıkarlar.


Bizzat kendimizde olan bir değeri övdüğü, okşadığı zaman mucizeyi de, usdışını da kabul ederiz.


Yarı bilim tam bilimden daha üstündür. O, sorunları olduklarından daha kolay görür ve bununla görüşünü daha anlaşılır, daha inandırıcı kılar.


Çok düşünen partici olmaya uygun değildir; o, parti arasında düşüncesini çok çabuk sızdırır.


Kötü belleğin iyi tarafı, aynı şeylerden bir çok kez, ilk kez gibi yararlanmaktır.















Bir kurbanın yoldaşı o kurbandan daha çok acı çeker.


Şairler deneyimlerine kaba davranırlar: onlardan faydalanırlar.


Korkarak yaşarsan yalnızca hayatı seyredersin.


Ancak öbür gündür benim olan. Kimileri öldükten sonra doğar.


Kaybetmeyi göze alamayacak kadar az dostum var.


Sanki tüm hayatım boyunca yanlış melodiyle dans etmiş gibiyim.


Güzeldir karşılıklı susmak daha güzeli de gülüşmek.


Kovalamaktan aramaktan yorulduğumdan beri bulmayı öğrendim.


Yaşamın kıyısına yaklaşanlar onu daha iyi tanırlar.


Bir kez yürünmüş bir yola düşenlerin sayısı çoktur hedefe ulaşan az.


Doğrular ve yanlışlar yoktur sadece yorumlar vardır.


Ölüm güç bir şeydir. Ölümün son iyiliği bir daha ölümün olmamasıdır.


Kendi omuzuna tırman. Başka nasıl yükselebilirsin ki!


Artık bana verecek mutluluğun kalmadı mı ne çıkar! Acıların var daha.


Yokluk büyük varlıktır azizim yeter ki fark edebilesin.


Kılavuz öğrencisine bütün izleri göstermeli ama gideceği yolu seçmemelidir.


Aşık seven kişi değildir sevdiği kişinin mutlak sahibi olmaya çalışandır.


İnsan aşağı gördüğü sürece değil yalnızca eşit ya da yüksek gördüğünde nefret eder.


En insani davranış bir insanın utanılacak duruma düşmesini önlemektir.


İnsanlar ışığın çevresinde toplaşırlar daha iyi görmek için değil daha iyi parıldamak için.


Acıların bölüşülmesi değil sevinçlerin bölüşülmesidir dostluğu yaratan.


Kendine karşı cebir kullanmayana iyi denilir. Ama nefsini yenen kahramana da iyi denilir.


Taş ve sopa kemiklerimi kırabilir ama ölüm beni incitemez hiç bir zaman.


Dilencileri yok etmek gerek çünkü insan onlara verince de pişman oluyor vermeyince de.


Pek çok şeyi azar azar bilmektense bir şeyi tam olarak bilmek daha iyidir.


Seni övdükleri sürece kendi yolunda gittiğini sanma sakın başkasının yolunda gidiyorsun.


Yiğitlik en büyük korkunun ve en büyük ümidinin üstüne üstüne gitmektir.


Ümit mi? Ümit en son kötülüktür. Ümit kötülüklerin en kötüsüdür çünkü işkenceyi uzatır.


Bilgi ermişleri olmak elinizden gelmiyorsa hiç değilse bilgi savaşçıları olun.


En iyisi sevinmeyi öğrenelim böylece başkalarına acı vermeyi ve acıları düşünmeyi unuturuz.


Her alışkanlık elimizi daha becerikli aklımızı ise daha beceriksiz hale sokar.


İnsan sıkı tutmalı yüreğini çünkü gitmesine izin verirse çok geçmeden aklı da gider peşinden.


Yaşama karşı sorumluluğumuz daha yücesini yaratmaktır. Daha alçağını değil.


Bir şeyde ilk olmak isteyene iyi denir. Ama bir başkasından önde olmak istemeyene de iyi denir.


Sonraki işim düşünmek oldu. Kendimi onsuz düşünmek. Anlatabiliyor muyum?


Severim gözü pekleri ama yeterli değildir kılıç ustası olmak darbeyi kime vuracağını da bilmeli!


Kişi ışığını karartmayı bilmelidir böceklerden ve hayvanlardan kurtulmak için.


Bir şeyden hoşlanmaktan söz edilir aslında doğrusu bu şey aracılığıyla kendinden hoşlanmaktır.


Kimine göre yalnızlık hasta kişinin kaçışıdır kimine göre de hasta kişilerden kaçıştır.


Kendi alevlerinizde yanmaya hazır olmalısınız önce kül olmadan kendinizi nasıl yenileyebilirsiniz.


Kutsal olan gerçekler değil kişinin kendi gerçeği için çıktığı arayıştır. Neysen o ol.


Sahip olmak ve daha çoğuna sahip olmayı istemek tek kelimeyle büyümektir. Bu hayatın kendisidir.


Utançla bağlılıklarının eğri bakan gözlerini görmektense bir utanmazı görmeyi yeğlerim!


Güçlü bir umut yaşam için ortaya çıkmış herhangi bir tek gerçek mutluluktan çok daha büyük bir uyarıcıdır.


Deha sahibi insan en azından iki şeye daha sahip değilse hiç çekilmez. Dünyayla barışık olmak saflık…


Karşına çıkabilecek en kötü düşman her zaman sen kendin olacaksın sen kendin pusuda bekleyeceksin kendini.


Aşkınla git yalnızlığına ve yaratışınla git kardeşim adalet ancak çok sonra aksayarak gelecektir ardından.


Her zaman ilk olmak diğerlerinin önüne geçmek istiyorsun kimse sevmeyecek senin kıskanç gönlünü dostundan başka!


Sizin kökeniniz nereden geldiğiniz değildir. Bundan sonra onurunuzu oluşturan tersine nereye gittiğinizdir.


Kıyamete kadar olmak düşünmek yaşamak tut beni sımsıkı kollarında verecek başka mutluluğun yoksa acılarını ver bana…


Acı çeken birisi için gözlerini kendi acısından başka bir yere çevirebilmek baş döndürücü bir mutluluk olmalı.


İyi olduğun için herkesin sana adil davranacağını beklemek vejetaryen olduğun için boğanın saldırmayacağını düşünmeye benzer.


Gür ırmaklar kendileriyle birlikte birçok çakıl ve çalı çırpıyı da sürükler güçlü ruhlar da birçok aptal ve mankafayı.


Kişioğlu da ağaca benzer ne denli yükseğe ve ışığa çıkmak isterse o denli kök salar yere aşağılara karanlığa deliliğe kötülüğe.


Bir insan kirli düşüncelere sahip olduğu için utanmaz. Bir başkasının o kirli düşüncesini bilme ihtimali utandırır.


İnsan en cesur hayvandır cesaretiyle yenmiştir her hayvanı zafer çığlıklarıyla yenmiştir her acıyı ama insanın acısı en derin acıdır.


Dostun biri sana kötülük ederse şöyle de bana ettiğini sana bağışlıyorum ama kendine ettiğini onu nasıl bağışlarım?


İyi nedir? Diye soruyorsunuz. Cesur olmak iyidir! Bırakın küçük kızlar aynı zamanda hem güzel hem de dokunaklı olmak iyidir desinler.


Zevk hem ağrılık hem kefe hem tartandır. Yazık o canlılara ki kavgasız ağırlıksız kefesiz ve tartısız yaşamak isterler.


Vicdanlı ve dürüst olmak hesaplı olmaktan iyidir. Hesap insanı makam sahibi yapar da vicdan daha önemli bir işe yarar insanı insan yapar.


Elimizde bir çiçek varken gözümüze yalnızca dikenleri görünür uzaklarda ise bir diken vardır gözümüz hep çiçeğini görür!


Ahlak ta başlangıçtan beri ikna etme sanatındaki bütün şeytanlıkları bilir. Bugün bile onun yardımına başvurmayan hiçbir konuşmacı yoktur.


Kimse bir öğretiyi öyle kolayca yalnız insanları mutlu ya da erdemli kıldığı için doğru saymaz. Mutluluk ve erdem birer gerekçe olamazlar.


Benim sevdiğim insan ruhu kendini harcayan teşekkür beklemeyen ve geri vermeyendir çünkü o hep armağan eder ve kendini esirgemek istemez.


Kendi savaşınızı açmalısınız kendi düşüncelerinizin uğruna. Düşünceleriniz yenilse bile dürüstlüğünüz zafer çığlıkları atmalıdır bunun için.


Nerededir güzellik? Tüm istemimle istemek zorunda olduğum yerdedir sevmek ve yok olmak istediğim yerdedir sadece bir imge olarak kalmasın diye.


Evet, yaralanmaz gömülmez bir şey var içimde kayaları parçalayacak bir şey bu benim istemimdir sessiz ilerler o ve değişmeden yıllar boyu.


Ey insan! Kulak ver! Derin gece yarısı ne söyler? Uyudum uyudum uyandım derin rüyalardan derindir dünya. Daha derindir gündüzün düşündüğünden.


Bazı sırlar vardır yalnız dostlara anlatılacak. Bazı sırlar vardır dostlara bile anlatılmayacak. Bazı sırlar vardır kendimize bile açıklanmayacak.


Yaşarken yaşayın! İnsan yaşamını tamamlayıp öldüğü zaman ölüm taşıdığı dehşeti yitirir. İnsan doğru zamanda yaşamazsa asla doğru zamanda ölemez!


Gerçek güçlü bir yeldir. Zerdüşt bütün düzlülükler için ve bütün düşmanlarına bütün tükürenlere ve kusanlara yele karşı tükürmekten kaçınınız.


Yasaklanmış olana erişmektir amacımız. Felsefem bu parolayla bir gün üstün gelecek çünkü şimdiye dek kural olarak yalnız doğruları yasakladılar!


Biz başkalarının bize söylediği sözde özelliklerimizi devamlı düzenleyen örten ya da ortaya çıkaran vitrinler gibiyiz. Kendimizi kandırmak için.


Varacağım ereğime ben kendi yolumu yürüyorum duraklayanların ve geride kalanların üzerinden atlayacağım. Benim ilerleyişim onların batışı olsun böylece!


İnsan dilediği kadar bilgisiyle şişinip dursun dilediği kadar nesnel görülsün boşuna! Sonunda her zaman ancak kendi yaşam öyküsünü elde edecektir.


Arzularımız o kadar şiddetlidir ki bazen birbirimizi parçalamak isteriz. Ama topluluk duygusu bizi durdurur. Lütfen not edin işte bu neredeyse ahlakın tanımıdır.


Birçok şeyi yarım yamalak bilmektense hiç bilmemek daha iyidir! Başkalarının düşünceleriyle bilgelik etmektense kendi hesabına delilik etmek daha iyidir!


Yaşamı anlamaya başladığın andır durabilmek ayaküstünde. Sorun bu zaten başkasıyla olmak başkasının olmak değil. Kendi başına başkasıyla başkasıyla kendin olmak…


Sevdiğiniz insanları düşünüyorsunuz ama daha derine inin sonunda sevdiğinizin onlar olmadığını göreceksiniz siz bu sevginin içinizde yarattığı duyguları seviyorsunuz.


Ah şu sözümü anlayabilseniz her zaman istediğinizi yapın ama önce isteyebilen birileri olun! Her zaman komşunuzu da kendiniz gibi sevin ama önce kendini seven birileri olun.


En derin yaralarla başlar en derin gülücükler. En yüksek uçurumlardan düşerken öğrenirsin uçmayı. En derin denizlerde boğula boğula becerirsin tek bir nefesle yaşamayı.


Ortak olabilenin değeri daima azdır. Büyük şeyler büyük için kalacak uçurumlar derin olanlar için incelikler ve ürpermeler incelmişler için kısaca tüm pek az bulunanlar pek az bulunanlar için.


Durur ve dikkat kesilir nedir yanıltan onu? Nedir kulaklarından hiç gitmeyen bu uğultu? Bir vakitler o zincirlere vurulmuş insanın iç dünyası. Şimdi hep zincir şakırtılarıyla dolu!


Derin olduğunu bilen kimse kolay anlaşılır olmaya çalışır kalabalıkta derin görünmekten hoşlanan kimse ise anlaşılmaz olmaya çalışır. Kalabalık dibini göremediği her şeyi derin sanır çünkü!


Siz hepiniz delicesine çalışmayı ve hızlı yeni yabancı olanı sevenler kendinize katlanamıyorsunuz! Sizin çalışkanlığınız bir kaçıştır ve kendi kendini unutma istemidir.


Ortak olabilenin değeri daima azdır. Büyük şeyler büyük için kalacak uçurumlar derin olanlar için incelikler ve ürpermeler incelmişler için kısaca tüm pek az bulunanlar pek az bulunanlar için.


Eylem ve vicdan genellikle uyuşmazlar. Eylem ağaçtan ham meyveleri toplamak isterken vicdan onları gereğinden çok olgunlaşmaya bırakır ta ki yere dökülüp ezilinceye kadar.


Çok derin değil. Bir meseleyi tüm derinliği ile kavrayan insanlar ona çok ender olarak daima sadık kalırlar. Onlar derinliği aydınlığa çıkardılar aydınlıkta görülebilecek daha kötü şeyler vardır.


Tepkiniz?

1
ÇOK KOMİK
0
SEVDİM
0
SADE
0
VAY CANINA
0
KOMİK
0
KÖTÜ!
0
BERBAT
0
MÜKEMMEL!
0
KIZDIM