Komik Sözler

Haftasonu çalışan insanları üzmeyin olum. Allah zaten onların belasını vermiş.

İnsanların düzenli ilişkileri var, benim uykum bile düzenli değil.

Kız kalkmış sabahın 5inde duş alıp saçlarını düzleştiriyor, bakım yapıyor. Neden? saat 8de dersi var. Düşün şimdi bu kız sana neler yapar?

Banyoda çorapla ıslak terliğe basmışım gibi bir hayat.

Bir kadını ağlattıktan sonra kendini ateşe atan tek varlık soğandır.

Eşiyle memlekete giderken ön koltuğu kayınvalidesine kaptıran yeni gelin gibi uyandım bugün.

Sıkıntıdan patlamamak için kırmızı kabloyu mu kesiyorduk?

Son 10 senem şu şekilde geçti; Hadi inşaAllah, nasip ya, kısmet bu işler, hayırlısı bakalım, vardır bir hayır.

Salağa ne tarafa yatılıyordu, sen bu işte tecrübeliisin bilirsin, demek istediğim bi sürü insan var.

Pilot kalemi kağıda basılı tutup mürekkebin dağılışını izleyerek mutlu olan biriyim. Siz beni üzemezsiniz.

İnsanların beni görmezden gelmesine bişey demiyorum ama fotoselli lambanın beni görmezden gelmesi çok zoruma gidiyor.

Simetri takındım var yamuk insanlara tahammül edemiyorum. Ağzını burnunu vura vura düzeltesim geliyo.

Ağustos Böceği tüm yaz boyunca saz çalmış şarkı söylemiş, karınca çalışmış. Sonra Ağustos Böceği türkü barda çıkmaya başlamış, karınca şok.

Uyku yetmezliği var bende.

Kızı görme engelli diye karşıdan karşıya geçirdim meğersem elindeki selfie çubuğuymuş.

Eğer birileri kilonuzla dalga geçerse onları da yiyin.

Alarmı erteleyip 5 dakika sonra kalkayım derken 1 saat sonra uyanınca evi arabayı kumarda kaybetmiş gibi hissediyorum.

Uyandığında yatakta telefonunu bulamayışın, battaniyeyi sirkelemen, telefonu havada görmen, Süperman oluşun, kapanış.

Cafeden çıkarken masada kalan yarım su şişesini de alıp çıkan kızla evlenin beyler. Ama sakın ayrılmayın donunuza kadar alır valla.

Küçücük çocuk tablet için ağlıyor, ben o yaşlarda yastıklardan ev yapıp bütün gün içinde bekliyordum.

Artık ben bile kendimi arkadaş olarak görüyorum.

Çay içerken avucundaki çay bardağını güçlüce sıkarak kırmayı hayal ederken, bi yandanda “gerçekten kırılır mı lan acaba?” diye hafiften tırsmak.

Annesinden sonra uyanıp, kahvaltıya oturan kızla evlenilmez.

400 kişilik düğünde kimin ne taktığını unutmayan bir kadından, sana yaptığı yanlışı unutmasını bekliyorsun. Acırım sana.

“Yav he he” çok rahatlatıcı bir cümle. Ama bana söylenirse savaş çıkar, o ayrı mesele.

İlk espiriyi kim buldu merak ediyorum. Ne dedi de güldüler acaba.

Sen erkeksin bak mesaj atacan, kolunu boynuna atacan, yanağına makas atacan, sert bakış atacan ama trip atmayacan.

Erken uyanmak yasaklansın artık.

Annesine “karnım aç” dedikten sonra “kalk kendin hazırla” cevabını alınca doyanlar burda mı?

Benim sinirlerim çin malı galiba bak bozulup duruyor.

Ben artık hayatımda bir tatsızlık yaşadığımda hemen uçak biletimi ayarlayıp 2-3 günlüğüne Las Vegas`a kafa dağıtmaya gitmek istiyorum.

Moralim bozuk değil de sanki böyle çürümüş gibi, küflenmiş gibi, ölmüş gibi.

Kadının beğenmediği erkek için kurduğu cümle; “Yakışıklı değil ama sempatik” bunun erkek versiyonu ise; “Güzel değil ama gideri var.”

Sevgilinin en sevmediğim özelliği; olmaması.

Kızın 40 takipçisi var “hayranlarıma sesleniyorum” diye tweet atmış. Bin takipçisi olsa bağımsızlığını ilan eder, ülke kurar.

İnstagramda ayıp olmasın diye takip ettiğin insan tamamen bi sorun, en çok fotoğrafı onun paylaşması ayrı bi sorun.

Sınava Dua ile girip küfür ile çıkan varlığa öğrenci denir.

Tuvaletin kapısını tıklattım, içerideki adam “gel” dedi. Hayatımda hiç bu kadar bozulmamıştım.

Tüm aksiyon sahnelerinde yıkılan seyyar manav arabası gibi uyandım bugün. Öylesine dağılmış, öylesine darmadağın.

En son mutlu olduğumda 100 kontör 9 liraydı.

Sınavlara çalışırken hiçbir özelliği olmayan duvar bile ilgimi çekiyo.

Dünyanın en stratejik gizli sorusu; “Sevgilin kızmasın?”

4 Saat kesintisiz dedikosunu yaptıktan sonra neyse ya bizene diyip konuyu kapatmak.

Benim sadık yarim; yastık yorgan yataktır..

Empati kuruyorum yine ben haklıyım.

Ulan adam aylarca peşinizde koşup seviyorum diyoo inanmıyorsunuz, falcı küçücük fincanda baş harfini görünce heyecanlanıyosunuz valla pes.

Boş kaldığım zamanlarda hiç gerçekleşmeyecek konuşmaları kafamda en az 50 kere canlandırırım.

Sanki beden eğitimi dersinden sonra matematik dersi var öyle bi gün.

İlk imkansız aşkım ilk okuldaydı. Ben sabahcıydım o öğlenci.

Asansördeki aynaların amacı kapalı yer korkusu olanlara daha geniş bir alan etkisi vermekmiş. Ben saçı başı kontrol edelim diye sanıyodum.

100 kadına kaç yaşındasın diye sorduk tek popüler cevap aldık; “Sence kaç gösteriyorum.”

Bazı şeyleri küfürsüz anlatmak mümkün değil.

Toprak olur, taş olurum, yolunda yoldaş olurum, Whatsapp`ta en son seninle konuşup offline olurum, merak etme sen.

Bence dünyadaki en zeki canlı ayı. Adam yazın takılıyo takılıyo yaz bitince bi uyuyo uyandığında yine yaz gelmiş. Ohh tertemiz valla.

En güzeli platonik aşk. Dert tasa yok. Hediye alma derdi de yok. Mesela az önce ondan ayrıldım. Bundan haberi bile yok.

Mecnun`a demişler ki “uğruna öldüğün Leyla bu mu” Mecnun da demişki “ya aslında instagramda böyle değildi ben de anlamadım.”

Eğer tipim fotoğraflardaki gibi ve sesim de videolardaki gibiyse sevgilim olmaması çok normal.

Suyun kaldırma kuvvetinden daha güçlü birşey varsa, o da otobüste bakışlarıyla beni yerimden kaldıran teyzelerdir.

Acaba karıncalar da “lan bu çekirdek kabuğu ne lanet şey ya bir kez taşımaya başlayınca bırakamıyorsun” diyorlar mıdır?

Hakimlik sınavını kazanamayıp ağlayan arkadaşıma “daha gözyaşlarına bile hakim olamıyorsun, tabi kazanamazsın” dedim. Haketti ama.

Çocukken mahallede maç yaparken “yeter laan artık gerçek oynayışıma başlıyorum” diyip yine bi bok yapamayanlardanım.

Köy kahvaltısıymış.. Nutella hangi köyümüzün adeti? Jambon delisi köyümüz nerede? Krepsiz yaşayamam diyen muhtar kim?

Patatesi bulup kızartma fikri ilk kimin aklına geldiyse vallahi bravo, mesela ben bulsaydım bi ısırık alır “bu ne lan” deyip atardım.

Adama Böcek ilacı var mı diyorum. Ne öldürcen diyor. Timsah öldürcem, timsah.

Yeni giyilen çoraplarla banyoda ıslak yere bastığım an kaçıp gidesim geliyor buralardan. Çok uzaklara. Öyle dertleniyorum.

Yaşıtların evlendi sen ne zaman evleniyorsun diye soran teyzelere, yaşıtların öldü sen ne zaman ölüyorsun diyor muyuz?

Bu evden başımı alıp gidesim var dedim. Giderken çöpü de at dediler.

En zor meslek bankacılık olsa gerek. Bütün gün milyarlarca parayı say dur, eve giderken Bim’den yoğurt al.

Öğretmen “ödevin nerede? komik mi?” diye sorunca ödevin orada olmadığını bile bile çantasını karıştırıp bi’ mucize bekleyen öğrencileriz biz.

Tam sinirliyim fırlatacağım telefonu sonra içimden bir ses bağırıyor. “Lan senin neyine telefon fırlatmak fakir.”

Sevgili yapan kız tribi fena. Herkesi silmeler, insanlarla az muhattap olmalar filan. Sanırsın Prens Harry’ye gelin gitti.

Türk kadınına bugün çok güzelsin desen, dün güzel değil miydim diye trip atar.

“Yenge” kelimesinin “yeni gelin” kısaltmasından geldiğini biliyor muydunuz, bilmiyordunuz. Çünkü ben uydurdum..

Çorbayı karıştırırken küçük bir girdap oluşturup hemen ters yöne karıştırıp eğlenen bir insandan zarar gelmez.

Evlilikte kadın kilo alır kendini bıraktı olur, erkek kilo alır karısı iyi baktı olur.

Ben var ya ameliyat olmaktan çok narkozluyken diyeceğim şeylerden korkuyorum. Bilinçaltım hiç güvenilir değil.

Bu devirde komşu komşunun külüne değil, kablosuz internetine muhtaçtır.

Şanslı olduğum tek şey ıslak mendil. Bi’ tane çekiyorum, iki üç tane geliyor.

Hasta olduğumda dünyanın en değerli şeyin sağlık olduğunu anlıyorum. İyileşince tekrar parada karar kılıyorum.

Evlenince kavga ettiğimizde mutfağa çaktırmadan girip kavanoz kapaklarını öyle bir sıkacağım ki barışmak için ayağıma kadar gelecek..

Şu hayatta en çok güldüğüm insan modeli kendi fotoğrafını kendisi çekerken uzaklara bakıyormuş haberi yokmuş gibi poz verendir.

Pınar başı pıtırak, gelin dostlar oturak, bir demlik çayım var, içine piskevit batırak. :):)

Sim kartı bile 3. denemeden sonra kendini kilitliyor. 18 kere ayrılıp barışan sevgililer var.

Otobüste yanına oturan amcanın 9 liralık hacı yağı, senin 100-150 liralık bir parfümünü bastırır ya işte imanın gücünün kanıtı.

Çocukluğunda kaybolduktan sonra bulununca dayak yiyen bir nesildik biz.

Komşumuz Fatma teyze 90 yaşında. Ona hep ekmeği market ihtiyacını ben alıyorum. Dün bana sağol oğlum dedi. Sen ölürsen ben ne yapacağım dedi.

Sınavda bildiğim soru çıkınca mutluluktan çözemiyorum.

Küçükken anneyle kavga edip odanın kapısını hızlı bir şekilde çarptıktan sonra acaba döbmeye gelecek mi bekleyişi vardı.

Bazı insanlar cips paketi gibi %70i hava.

Yıl olmuş 2021 yatacağımız yere priz karar veriyor.

Tarihte hesabı erkeğe kitleyen ilk kadına helal olsun, geleneksel olarak o gün bu gündür erkekler ödüyor.

Hayvanat bahçesinde ingilizler: Aman tanrım ne kadar tatlılar. Türkler: Kanka bak aynı sen laa

Tek hayalim yatarak eğitim almaktı, o da gerçekleşti ya artık ölsem de gam yemem.

İçimi ısıtacak bir şey söyle dedi. Tarhana çorbası dedim engellemiş beni.

Çıkarcı bazı arkadaşlarımı telefona “İşi düştü yine” diye kaydediyorum. Beni aradıklarından “İşi düştü yine arıyor” yazıyor, açmıyorum.

Neden akşama kadar bilgisayar başındasın diye soruyorlar. Evde tenis kortu, halı saha, sinema salonu var da ben mi gitmedim

Türk olmak demek, kına yakılırken gelini ağlatıp, 5 dk sonra da oynatmak demektir.

Aslında söylendiği gibi okumaya sevmeyen bir millet değiliz. Erkekler bildiğini okuyor. Kadınlarda erkeklerin canına okuyor.

Giden birinin arkasında asla beddua etmemelisiniz. Küfürle beraber bir tükürün bir de çok şükür demeniz yeterli olacaktır.

Geçen gün hastaneye gittim, doktor dedi neyin var ? Bende dedim ki; doktor değil misin? Bil..

Hadi ben iyilik yapar denize atarımda Ankaralı nereye atacak, Çorumlu nereye atacak, bu soruna eğilmeliyiz arkadaşlar!

Bazılarını hayatımdan cıkardıktan sonra bi müddet uzaktan izliyorum ve genellikle, büyük bir kazadan sağ cıkmışcasına kurtulduğuma şükrediyorum.

Metrobüste kavga edin, bağırın, çağırın her şeyi yapın ama osurmayın abi ya.

Bir gün babamın 1 ekmek fazla almasıyla 8 sene boyunca taze ekmek yiyemeyeceğimiz acayip bir döngüye girdik.

Türkiye için pijama üstü montla bakkala gitme vakti.

İlk adımı kız atmaz. Trip atar, tokat atar, göbek atar ama ilk adımı atmaz olum öğrenin bunu

çirkin bir kız erkeğe 2 cilve yapsa tavlar ama erkek tipsizse sevgilisi olmuyor işte…

Seni seviyorum, sana tapıyorum desem inanma çünkü atıyorum…

Kız olmuş 110 kilo, hala facеdе, twittеrda еski sеvgilisinе laf sokma çabasında. Nеymiş, intikam soğuk yеnеn bir yеmеkmiş. Bir o kaldı yеmеdiğin, yе onu da yе.

Sabahları kahvaltı yapmıyorum çünkü seni düşünüyorum. Öğlenleri yemek yemiyorum çünkü seni düşünüyorum. Gece olunca uyuyamıyorum çünkü açım.

Dedem eskiden sevgilisine kızınca güvercini duvara fırlatmış, tabi o zamanlar telefon yok.

Eğer bir gün “çok mutluyum, hayat çok güzel” falan yazarsam, anlayın ki hesabım çalınmıştır.

Dolaylı bir şey göndermek istediğinizde çok kötüdür, ama kişinin onun için olduğunu bilecek kadar zeki olmadığını biliyorsunuz.

Kişiyi ilk gördüğümde nefret ediyorum ve “Vay canına, çok sessizsin! – Arkadaşım, seninle daha yeni tanıştım, ne dememi istiyorsun?

Ailenle bilgi yarışması izleyip doğru cevabı sen bulduğunda ki Profesörlük duygusu anlatılamaz.

Karşıdan karşıya geçerken hızlı bir araba gelince, durmak yerine daha da hızlı koşan tek milletiz.

Dolmuşta para üstü geç gelince yaşanan gerginliği sadece fakirler bilir.

Biri de çıkıp demiyor ki: Kırmızı mercimek neden turuncu?

Tanıdık birini görünce hani selam vermek için elini kaldırırsın da görmez ya hani. Mal gibi kalırsın, çok acı çok..

Bu Google kesin kadın.  Hem lafını bitirmeden araya giriyor. Hemde her şey hakkında bi fikri var. Ayrıca özel günlerde de süsleniyor.

Ajda Pekkan’a kendinden küçük sevgilisi var diye laf ediyorlarmış, kadın ne yapsın yaşıtlarının hepsi ölü.

Küçükken babam bakkal olsada istediğimi yesem diyen kardeşlerim burada mı?

Bugüne kadar annemin “oraya bak oradadır” dediği hiçbir şeyi orada bulamadım. Ama o hep gelip tam orada bulup gözüme soktu.

Biraz önce telefonla konuşurken diğer elimle ceplerimde telefonu aradım, bulamayınca panik yaptım. Ben iyi değilim siz devam edin.

Kankam başkasıyla samimi olunca kendimi aldatılmış gibi hissediyorum.

Yatağına yakın priz varsa ve tuvalette wi-fi çekiyorsa, sen seçilmiş kişisin dostum.

Pazarda çocuğunu kaybedince feryat figan ağlayan, bulunca da öldüresiye döven anne Türk annesidir.

Kızlar ofsaytı açıklıyorum. Babanız akşam dışarı çıkmanıza izin verdi= GOL. Ama kardeşin de seninle gelecek dedi= Ofsayt.

İlk okulda sevdiği kızın espirisine gülerken burnundan sümük fıçkıran çocuk mutsuzluğu var üzerimde.

Virüs iktidarsızlığa yol açıyor deseler sokakta bir Allah’ın kulu kalmaz. Bizim milletin üreme organı solunum organından daha kıymetli.

Biz, zile basmak yerine aşağıdan “annneee!!” diye bağıran bir nesildik. Bu kadar üşengeç olacağımız belliydi.

Yeşil ışık arabalara 2 dakika, yayalara 22 saniye. Sanki motor bize takılı..

50 kilo erkek mi olur lan. Erkek dediğin 75 olur, 80 olur, 90 olur, kalıplı olur. Ne o öyle ÇİN malı gibi.

Kapı kolu çok tatlı yaaa, odadan çıkarken tişörtümden tutmalar falan. Yerim ben onu yerim..

Çirkini güzelleştiren üç şey; Canon, Nikon, Avon.

Sizin “o” okusun diye yazdıklarınızı hep ben okuyorum. Yeter lan sizin yüzünüzden derbeder oldum.

Dünyadaki en gariban şey sabah çalan alarm. Çalsa suç, çalmasa suç. İkisinde de küfür yiyor.

Ben dudağım yarayken tuzlu çekirdek çitlemiş adamım. Ayrılık acısı da neymiş?

Bir erkek söyleyeceği çok şey olduğu halde susuyorsa playstation oynuyordur.

Birşey alırken cüzdandaki bozuk paralar yetiyorsa onu bedavaya almış hissine kapılıp seviniyoruz. İşte böyle ruh hastasıyız biz.

Siz de süpermarket poşetleriyle mahalle bakkalının önünden geçerken ona ihanet etmiş gibi hissediyor musunuz?

Eskiden iyimiş, gönder mektubu 1 hafta kafa dinle. Şimdi “13 saniyedir bana yazmıyorsun bi şey mi oldu .s” Evet, 13 saniye içinde evlendim.

Çok sevmenin bile bir sınırı var. Gün geliyor beş bin adım attığın yolda bir adım daha atmayı kendine yediremeyip dönüyorsun. Her şey bi yere kadar, sevgi bile.

Ben bardak kırsam “sakarım”, annem kırsa “nazar”, babam kırsa “bunun burda ne işi var.”

Herkes gider. * Ben gitmem. – Senin farkın ne? * Üşengecim ben.

Kızla erkek aynı tişört giyinmiş diye kıskandım meğerse aynı markette çalışıyorlarmış lan.

Neden evlenmedin diye sorduklarında, sen neden evlendin diye soruyorum. Bi daha sormuyorlar.

Allah herkese kötü insan şansı, cahil özgüveni, gerizekalı mutluluğu versin. Mis gibi hayat.

Zamanında telefon konusunda gençleri eleştiren tüm orta yaşlılar şu an telefon bağımlısı.

Metro da “siz hamilesiniz buyurun oturun” diye yer verdiğim kadının ben hamile değilim demesine ne demeli?

Bence kadınlar beyinlerinin %70’ini alışverişte %29’unu ne giyeceğine karar verirken, %1’ini de sevgili seçerken kullanıyorlar.

Whatsappta aradığım emojiyi bulana kadar karşıdaki kız evlenmiş oluyor.

Rüyalarımdaki uçurumdan atlayıp yere yapışma hissine bayılıyorum, adrenalin dolu ama acı yok.

Telefonu kapattıktan sonraki o 5 saniye duyulsa hepimiz biteriz.

Minibüsün içindeyken taksicilere, taksinin içindeyken minibüsçülere, araba sürerken de her ikisine küfür etmek adettendir.

“Bunu kim çağırdı yaa” cümlesindeki “bu” olursun inşallah.

Pazar günü erken uyanınca kendimi dolandırılmış gibi hissediyorum lan.

“Bir kızı bin kişi ister bir kişi alır.” cümlesindeki bir kişi, şimdi kredi borcu ödüyor..

Yer sofrasına oturması gerekince “ay ben bağdaş kuramam” diyen kadınların hepsi yoga dersinde van dame gibi bacak açıyorlar maşallah.

Mutluluğu ararken çorabımın öteki tekini buldum. Neye niyet neye kısmet.

Umarım hayat beni daha iyi biri yapmaz. Bundan sonrası enayi seviyesi.

Niye beni çağırmadınız diye soru olur mu ya. Gelme diye çağırmadık işte.

Yeminle coronadan önce bu kadar düğün yoktu ülkede. Aklında hiç evlilik olmayanlar bile gıcıklık olsun diye evleniyor lan.

3’e kadar sayıyorum derken bile araya 2.5 sıkıştıran vicdanlı çocuklardık biz.

Sevgilimin en sevmediğim özelliği; olmaması.

“Bekarlık sultanlıktır da, bizim ki İMPARATORLUĞA doğru gidiyor.”

Merdivenlerden düştüğümü gören ve buna rağmen “düştün mü” diye soran mal. Yok, düşmedim. Benim iniş tarzım böyle..

Eskiden evlilik beşikte kertmeyle başlar ölünce biterdi. Şimdi elektrik alınca başlıyor, şarteller atınca bitiyor yalan mı?

Tamam biz de moderniz ama ben ileride çocuklarıma annenizin fotoğrafını instagram da 400 kişi beğeniyordu diyemem.

Tetriste beklediğin son çubuğu heyecandan yanlış yere koymuşsun gibi bir gün.

Menü alabilir miyim? (Çay istedi.)

Koyun değince kızan koçum değince sevinen tuhaf bir milletiz. Sanırsın ki koç koyunun erkeği değilde bilim adamı..

Bugün kadın kılığına girmiş bi’ makyaj takımı gördüm. Bildiğin yürüyordu, ilginç.

Başarıya giden yolda çevirme var.

Dün parkta otururken, birbirine “aşkilotum, kocişkom, şikilopum” diye hitap eden bir çiftle karışlaştım. Yalnızlık daha mmı iyi lan acaba.

Yapılan istatistiklere göre Türkiye de her erkeğe 5 erkek düşüyormuş benim hakkımı kim yiyorsa helali hoş olsun.

Güzel kızlar neden susturucu silah gibi hapşuruyo?

Burdan karnımı içime çektiğimde küçülen göbeğime sesleniyorum madem içeride yer var ne diye dışarı taşıyon.

Türk olmak demek döner ile ayranı aynı anda bitirmek demektir.

Gaz kaçağı olup olmadığını çakmak ile kontrol eden tek milletiz.

Esmerler kıskanılmasa, solaryum icat edilmezdi.

Maaşını ikinci günden bitiren memur sıkıntısı var üzerimde.

Az evvel yanımdan topuklu giymiş bir fondöten geçti.

İnsanları kader birleştirir, kendi mallıkları ayırır.

Yok cevabına “hiç mi?” diye soran tek milletiz.

İnsan doğar, büyür ve üşenir.

Bi kız sana “sen varya bitanesin” diyorsa ondan umudunu kes kardeşim. Kanka olmuşsun, geçmiş olsun.

O telefonun senden akıllı olması zoruna gitmiyor mu? Demek istediğim bir dolu insan var.

Dünyanın en saçma ayrılık bahanesi “seni üzmek istemiyorum”.. Ee ayrılma o zaman.

Tuzlu suda beş dakika yatınca içindeki tüm acıyı dışarı atan patlıcanı kıskanıyorum.

Haklı olmak için kadın olmak tek başına yeterli bir neden herhalde lan.

Ben düğünü memlekette yaparız diye düşünürken kanka olduk yine..

Sabah sporu olarak yataktan kalkıyorum bence yeterli.

Vücudumun 4’te 3’ü hayırlısı.

Otobüste ikram edilen keki eve getiren anne gibisi yoktur.

Şans kapımı çalsa kulaklıkla müzik dinliyor olurum.

İlk adımı kızdan bekleyen erkek yarın tektaşta ister gibime geliyo.

Baktım çözülecek gibi değil, bi düğüm de ben attım.

Otobüste butona erken basınca ayıp olmasın diye inip yağmurda yürümüş adamım lan ben, üzmeyin beni.

Yanlış numarayı bile arasak “görüşürüz” diye kapatan enterasan bir milletiz.

Fakirliğin gözünü seveyim, hiç dolandırılmadım.

İnsanlara laf anlatmayı bıraktım, uygun fiyata deve aldım ona hendek atlamayı öğretiyorum.

İstikrarını bozmadığım tek konu üşengeçlik doğduğumdan beri üşeniyorum.

İnternet paketim bittiğinde çay bardağı telefonumdan daha teknolojik gözüküyor.

Otobüste yanımda oturan çocuk çarpılıyor sandım, meğer beni rahatsız etmeden cebinden telefonu çıkarmaya çalışıyormuş.

Düğünlerde takı çantası emanet edilen teyzeler kadar güvenmek istiyorum sana.

En büyük hobim haftasonuna plan yapıp haftasonu gelince hiç bişey yapmamak.

Bazı kızlar utanmasa eyelineri ekmeğin arasına sürecek.

Bir Türk tedavi şekli: Git bi elini yüzünü yıka.

Cep telefonum arjda dura dura ev telefonuna döndü.

Evleneceğim kişi yaptığım esprileri anlayabilecek kadar zeki olsun yeter. Amin.

İsmimle seslenildiğinde “efendim” değil de “hee” dediğim insanla samimiyimdir.

Beni karpuzun ortası kadar sevecek birisi lazım.

Sabah erken kalkmak çok kötü ya. Sınırsız para mı sabah erken kalkmamak mı deseler tabiki sınırsız parayı seçerim ama erken kalkmak kötü.

Aşk acısıda neymiş, sen hiç sabah kalktığında telefonu gece şarja takmadığını fark ettin mi?

Birçok insanı ailesinin yanına götürüp “Yaptığınızı beğendiniz mi?” diyesim var.

Allah kimseye boş metrobüse denk gelip de hangi koltuğa oturacağına hızlı karar veremediği için ayakta kalan yolcu çaresizliği vermesin.

Halbuki e-okul fotoğraflarımız profesyonel kamerayla çekiliyor. Neden kumandayla çekilmiş gibi çıkıyor anlamıyorum.

Çok şey hayal edip, çok şey düşünüp, çok şey isteyip, hiçbir şey yapmamak üzerine kariyer yaptım.

Kızlar kışın giydiğiniz geyikli taytların cezasını yazık giyeceğimiz alevli şortlarla ödeticez. Summer is coming!!

Ne zaman zengin bir iş adamıyla konuşsam “sabah 6`da uyanırım” diyor, ulan benimde o kadar param olsa beni de uyku tutmaz.

Ne demişler; İki gönül bir olunca damlaya damlaya göl olur. – Şaban.

Biriyle yeni tanıştığında çok utangaç olup, alıştığında içindeki deliyi dışarı çıkaranlardanım.

“Vay be ne gündü ama” diyemediğim bir günü daha geride bırakıyorum.

Küçükken büyük sınıfların matematik kitaplarına bakıp “bunları nasıl yapıyorlar” diyordum. Anladım ki yapamıyorlarmış.

Üniversiteyi 4 yılda bitirmekte ne bileyim biraz show bence.

Bu sabah bi sivrisineğin yanağıma buse kondurmasıyla uyandım, “noluyo” lan dedim. Abi yaz geldi biz de döndük dedi. Sarıldı ağlaştık.

Gelmeyen uyku yapmışlar, kafayı benle bozmuş.

5 kavanoz bal nasıl 100tl olur? arıları bedavaya çalıştırıyorlar ya da sağlık sigortası yapmıyolar. Suriyeli arı da çalıştırıyo olabilirler.

Şu pazar gününün güzelliğine bakar mısınız? Tavan bir ayrı bakıyor, duvarlar bir başka samimi, halının desenleri daha anlatmadım bile.