Morartıcı Sözler

Tipini pazara çıkarsan sen bile almazsın.

Bana kalbimdesin deme, bilirsin kalabalıkları sevmem.

Kendisi tekli koltuğa sığıyor, egosu 3 oda 1 salon!

İstersem çare, istemezsem bahane bulurum. Sen rahat ol!

Su olsan nehir benden geçme diye yatağını değiştirir.

Seninle yola gideceğime, yalnız başıma çöle giderim daha iyi.

Aklımdan geçtin gittin, kim bilir yine kime gidiyordun.

Çok talibim var diyenler; Sevinmeyin! Ucuz malın alıcısı çoktur.

Sahne senin devam et ama sıra bana gelmesin dua et.

Sende haklısın. Adamlığın kadar konuş dedim diye bu susmalar!

İyi ki evlat olmuşsun yoksa başka türlü asla sevilmezsin.

Gidiyor musun? Git! Soytarısı terk etti diye, kralın sarayı yıkılmaz.

Bu ne tip böyle, bu tipi sevse sevse sadece annesi sever.

İnsanlar da fotoğraf gibi; Ne kadar büyütürsen, o kadar düşüyor kalitesi.

Şerefin kadar konuş desem, ömür boyu susacak insanlar tanıyorum.

Hayvanlar ne kadar çok sevindi seni görünce bir bilsen babamızı bulduk diye.

Bu saatten sonra ben başkası için yazarım, sen kendin için okursun!

Yanımda olması gerekenler zaten yanımda def olup gidenler kimin umurunda.

Söylediğin sözlere dikkat et morarırsın, açtırma ağzını soluğu evde alırsın.

Sevebileceğim birine benziyordun dedi. Olsun dedim, sen de insana benziyordun.

Bana yol vermeyi düşünmeden önce. Sana verdiğim yolda yürümeyi öğren.

Ya geç karşıma ortalığı sevginle inlet, ya da çekil kenara adam gibi nasıl sevilir seyret.

Sen doğduktan sonra tıp bile çaresiz kalmış, tıp artık gelişmekten vazgeçmiş.

Sen benim adımı bile anamazsın. Bırak dost kalmayı sen benim düşmanım bile olamazsın.

Ya geç karşıma ortalığı inlet ya da çekil kenara adam gibi nasıl sevilir seyret.

Yok artık sana ait tek zerre bünyemde. Sen koca bir HİÇ oldun bende, ettiğin tek cümle ile!

Hayat bana hiç yeşil ışık yakmadı sorun değil, ben zaten hiç kırmızıda durmadım.

Ben kimseye beni sevsin diye soytarılık yapmam. Ya sever bildiği gibi, ya gider geldiği gibi.

Seni soğuk kış günü bir evde görsem evi terk eder soğuk havada dışarıda yatarım.

Kimseye kendimi tanıtmak gibi bir derdim, ne de kimsenin beni tanıması gibi bir lüksüm vardır.

Edebim el vermez edepsizlik edene. Susmak en güzel cevap, edebi elden gidene.

Altından kalkamayacağın sözler söyleme morartırım, boğazını tasmanı takar köpek gibi dolaştırırım.

Sen doğduktan sonra dünyanın dengesi değişti. Morartıcı sözler konulu yazıyı incelemektesiniz.

Ben en azından katilimi tanıyorum. Fakat sen bir gün sevilmediğin bir yürekte kim vurduya gideceksin.

Kızlar erkeklerin gelirlerine erkekler kızların giderlerine baktığı sürece, biri gelir biri gider.

Benimle kurduğun, hayalleri başkasıyla, yaşayacak kadar ucuzsan, ben de seni tanımayacak kadar pahalıyım.

Sen öldüğünde seni morga koysalar, seni görünce morgtaki diğer ölüler yeniden yaşama dönerler.

Attığınız ya da atacaklarınız kazıkları saklıyorum saklıyorum ki gün gelip bana döndüğünüzde sizi ağırlayacak yerim olsun.

Boşuna kimseyi suçlamayın dostlarım! Kullanıcı hatası değil, bazılarının doğuştan defoludur yüreği.

Dış güzellik diyeceğim boş konuşmuş olacağım, iç güzellik diyeceğim kendimi kandırmış olacağım. Velhasıl kelam senden bir cacık olmaz.

Ağzı laf yapmaz adama laf sokmaya çalışır, oradan buradan bulduğu laflar ile kendini oyalar, okkalı bir laf yedimi morarır kalır.

Sen gerçekten deha birisin, çünkü sen beyninin yüzde yüzünü de kullanıyorsun ama senin beynin yüzde yüzü benim beynimin yüzde birini bile etmez.

Sende elbette hakkını arayacaksın ama sen hakkını yanlış yerde arıyorsun, sen hayvan hakları mahkemesinde ara hakkını.